Pamukkale Turizm
Ana Sayfa Sağlık 24 Mart 2025 146 Görüntüleme

Kolon Kanseri Belirti Vermeden İlerleyebilir, Erken Teşhisle Sağlığınızı Koruyun

Kolon Kanseri Belirti Vermeden İlerleyebilir, Erken Teşhisle Sağlığınızı Koruyun

Kolorektal kanserler, kalın bağırsak veya rektumda gelişen ve dünyada en sık görülen kanser türlerinden biridir. Erken tanı ve tedavi ile büyük ölçüde tedavi edilebilen bu hastalık, genellikle belirti vermediği için erken evrelerde fark edilmesi zor olabilir. Ancak günümüzdeki gelişmiş tanı ve tedavi yöntemleri sayesinde kolon kanseri hakkında bilinçli olmak, erken teşhis koymak ve tedavi sürecini başarıyla yönetmek mümkündür.

Yeni Yüzyıl Üniversitesi Gaziosmanpaşa Hastanesi Tıbbi Onkoloji Uzmanı Doç. Dr. A. Kerim Oyman, kolon kanseri tarama, tanı ve tedavi yöntemleri hakkında önemli bilgiler paylaştı. “Kolorektal kanser, tarama programları ile erken teşhis edilebilen kanser türlerinden biridir. Henüz kansere dönüşmemiş poliplerin veya erken dönem lokalize kanserlerin tespit edilerek tedavi edilmesi mümkündür” dedi.

Kolon Kanserinde Erken Teşhis Hayat Kurtarır

Doç. Dr. A. Kerim Oyman, standart risk grubundaki 50-70 yaş aralığındaki bireyler için tarama önerilerini şu şekilde açıkladı: “İki yılda bir gaitada gizli kan testi ve on yılda bir kolonoskopi yapılması önerilmektedir. Son iki gaitada gizli kan testi negatif olan 70 yaşındaki bireylerde tarama sonlandırılmaktadır.”

Kolon Kanserinin Tanı Süreci

Kolon kanseri tanısının birkaç aşamada konulduğunu belirten Doç. Dr. A. Kerim Oyman, “İlk olarak gaitada gizli kan testi uygulanarak dışkıda kan olup olmadığı kontrol edilir. Kanserin erken evrelerinde dışkıda kan bulunabilse de bu testin tek başına kesin tanı koymada yetersiz olduğu unutulmamalıdır” diye konuştu.

Tanı sürecinde rektal muayenenin önemine de değinen Doç. Dr. Oyman, “Doktorun parmakla rektum bölgesini muayene ederek şüpheli kitleleri tespit etmesini sağlayan bu yöntem, özellikle rektum kanseri açısından büyük önem taşımaktadır” ifadelerini kullandı.

Kolonoskopinin de kolon kanserinin tespitinde kritik bir yöntem olduğunu belirterek, “Kolonoskopi, ışıklı bir endoskopi aleti kullanılarak kalın bağırsağın iç yüzeyinin incelenmesini sağlar. Şüpheli dokular alınarak biyopsi yapılır ve kanser hücrelerinin varlığı ile türü belirlenir. Biyopsi, kanserin evresi ve tedavi seçeneklerinin belirlenmesinde kritik bir rol oynar” dedi.

Kolonoskopi uygulanamayan hastalarda sanal kolonoskopi yönteminin tercih edildiğinin altını çizen Doç. Dr. Oyman, “Bilgisayarlı tomografi eşliğinde yapılan sanal kolonoskopi yöntemi ile bağırsaktaki kitleleri tespit etmek mümkündür” şeklinde konuştu.

Kolon Kanseri Tedavi Yöntemleri

Kolon kanseri tedavisinin hastalığın evresine, tümörün yerleşim yerine ve hastanın genel sağlık durumuna bağlı olarak değiştiğini belirten Doç. Dr. A. Kerim Oyman, en yaygın tedavi yöntemleri arasında cerrahi müdahale, kemoterapi ve immünoterapinin yer aldığını ifade etti.

“Cerrahi müdahale, erken evre kolon kanserlerinde tümörün ve çevresindeki dokuların alınmasını içerirken, ileri evre vakalarda tümörlü bölgenin çıkarılması ve sağlıklı dokunun birleştirilmesi gerekmektedir” diyerek, cerrahinin kolon kanserinde önemli bir tedavi yöntemi olduğunu vurguladı.

Kemoterapinin kanser hücrelerini yok etmek için kullanılan bir ilaç tedavisi olduğunu belirten Doç. Dr. Oyman, “Ameliyat sonrası kanserin nüks etmesini önlemek, ilerlemesini yavaşlatmak veya tümörü küçültmek amacıyla uygulanabilir. Hedefe yönelik tedavi ise kemoterapiye dirençli ileri evre kolon kanserlerinde, kanser hücrelerinin büyümesini ve yayılmasını engellemek için kullanılmaktadır” açıklamasında bulundu.

İmmünoterapi hakkında da bilgi veren Doç. Dr. Oyman, “Bağışıklık sistemini güçlendirerek kanser hücrelerine karşı savunma mekanizmasını harekete geçiren bu tedavi yöntemi, belirli kolon kanseri türlerinde etkili olabilir ve hastalığın ilerlemesini durdurabilir” dedi.

Beslenme ve Yaşam Tarzının Önemi

Kolorektal kanser gelişiminde obezite ve aşırı kalori alımının önemli bir risk faktörü olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Oyman, “Yapılan araştırmalar, artan vücut kitle indeksinin kolon kanseri riskini özellikle erkeklerde iki kat artırdığını göstermektedir” dedi.

Beslenmenin kolon kanseri üzerindeki etkilerine değinen Doç. Dr. Oyman, “Kırmızı et tüketimi ve özellikle işlenmiş etler, kolorektal kanser riskiyle ilişkilendirilmiştir. Yüksek lif içeren besinlerin tüketimi ise kolon kanseri riskini azaltabilir. Buğday kepeği, meyve ve sebzeler gibi lif açısından zengin gıdaların koruyucu etkisi olduğu düşünülmektedir. Akdeniz diyeti gibi sağlıklı beslenme alışkanlıkları da kanser riskini azaltmada etkili olabilir” açıklamasında bulundu.

Vitamin ve minerallerin önemine de dikkat çekerek, “D vitamini, kalsiyum ve magnezyum eksikliklerinin kolon kanseri gelişimini artırabileceği gösterilmiştir. Bu nedenle bu vitamin ve minerallerin yeterli miktarda alınması önerilmektedir” dedi.

Kolon kanseri riskini artıran faktörler hakkında bilgi vererek, “Fiziksel hareketsizlik, yüksek alkol tüketimi, sigara kullanımı ve diyabet gibi faktörlerin de kolon kanseri riskini artırdığı bilinmektedir” ifadelerini kullandı.

Erken Teşhis Hayat Kurtarır

Kolon kanserinin erken teşhis edildiğinde tedavi edilebilir bir hastalık olduğuna dikkat çeken Oyman, “Bu nedenle düzenli tarama testlerinin ihmal edilmemesi büyük önem taşımaktadır. Sağlıklı yaşam alışkanlıkları benimsemek, dengeli beslenmek ve düzenli egzersiz yapmak da kolon kanserinden korunmada etkili bir yol olabilir” dedi.

Düzenli sağlık kontrolleri ve tarama testleri sayesinde, hastalıklar erken tespit edilebilir ve tedavi süreci daha başarılı hale gelir. Bu nedenle, sağlık sorunlarını önceden fark edebilmek ve tedaviye erken başlamak için düzenli kontrollerin ihmal edilmemesi büyük önem taşır. Unutmayın, erken teşhis hayat kurtarır!

 

 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yorumlar

Pamukkale Turizm
Tema Tasarım | Osgaka.com